Futbol
Asla Sadece Futbol Değildir kitabının yazarı Simon Kuper’in yeni kitabı Futbol
Adamları çıktı. Futbol Adamları Oyuncular-Menajerler-Diğer Futbol Adamları
olmak üzere üç bölüme ayrılmış. İthaki Yayınlarından çıkan bu kitapta bir çok
isime yer veren Kuper onların hayatlarına objektiften ziyade sübjektif yorumlar
katarak yazısını tatlandırıyor. Tamamen objektif portreler yerine kendinden bir
şeyler kattığı hikayelerde çok daha farklı unsurları gözlemleyebiliyorsunuz.
Futbol
oyunu, konuşanı çok okuyanı az bir alan olarak göze çarpıyor Türkiye’de. Klasik deyimle 90 dakikalık maç için günlerce
konuşan güruh 2 dakikasını ayırıp o maçın analizini bile sağlam elden okumaz ya
da istatistik hayatına hiç girmemiştir bile.
Oyunu
“farklı” yönden okuyan Simon Kuper de baktığı yönden yazmaya devam ediyor
haliyle. Türkiye’de Futbol Asla Sadece Futbol Değildir kitabıyla tanınan yazar Financial
Times gazetesinde haftalık yazılar yazıyor. Oyunu okuyan daha doğrusu “farklı”
okuyan herkes için “kutsal” kabul edilen bu kitaplar sınırlı sayıda kişiye
hitap edecek seviyede kalıyor maalesef.
Kitabı
okurken isim olarak tanıdığınız ama kişilikleri ile ilgili en ufak bir bilginiz
olmayan oyuncuların hayatları ile ilgili bilgi sahibi oluyorsunuz. Çünkü
Kuper’in kültür birikimi bunu karşılayacak yeterlilikte. Sosyoloji,sinema,
popüler kültür ögeleri,medya düzeni yazılarına iliştirdiği alanların başında
geliyor.
Hala
antrenmanlara metro ile gelip giden Xavi’yi,
tüm kariyerini Milan’da geçiren Maldini’ye karşı nefret duyamayan
İnterlileri, İngiltere’de sürgünde olan Fabregas’ı(kitabın yazıldığı dönemde),
Cantona efsanesini ve Messi ile ilgili Arjantin’de anlatılan Pİbe’nin Rüyası
gibi bir çok hikayeyi bu kitapta
bulacaksınız.
Kitapta
yolu Türkiye’den geçen isimlere de rastlamak mümkün. Bir dönem Çaykur
Rizespor’da forma giyen Pele’nin veliahtı diye lanse edilen Freddy Adu’yu
Nicolas Anelka’yı Frank Ribery’yii Dirk Kuyt’ı,
Guus Hiddink’i de farklı bir gözle göreceksiniz. Örneğin Ribery’nin
Galatasaray’a gelişi ile ilgili Kuper şöyle diyor: …Şüpheli kulüplerden
hoşlanan şüpheci menajerleri vardı. Türkiye’de Galatasaray’la kısa bir süre
geçirdikten sonra Marsilya’ya katıldı…
Fenerbahçe’nin
yeni transferi Kuyt ile ilgili bir bölüme de yer veren Kuper onunla ilgili onun
ağızından şu cümlelere yer veriyor :
Katwijk’te ( doğduğu yer) bazı şeyler olduğu gibi kabul edilir. FC Utrecht’e
geldiğimde bazı heriflerin sevgilileriyle birlikte yaşadığını çocuk sahibi
olduğunu ancak bundan sonra evlenmeyi düşündüklerini gördüm…
Kahramanlıkların
ya da sporcuları baştan sona yeren yazıların yanında “çölde vaha” gibi gelen bu
bir nevi portreler kitabında ufak tefek
çeviriden kaynaklandığını düşündüğüm terimsel hatalar olsa da(santrhaf gibi kullanımı
yaygın olmayan bazı kelimeler gibi)
kitap okunmayı fazlasıyla hak ediyor.
2010-2011
yılı verilerine göre 460000 lisanslı futbolcu ve yaklaşık amatör ve profesyonel
15000’e yakında antrenörün olduğu Türkiye’de bu
kitabı bırakın futbolu seven taraftarların alması ilk elden alakalı
kişiler olarak onların alması bile yüksek satış adedi getiriyorken futbolu okumayı değil konuşmayı seven toplumumuzun bu
kitaba göstereceği “alaka” benim açımdan büyük merak konusu…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder