9 Haziran 2014 Pazartesi

Bogdan Stancu: Rakamlardan Çok Daha Fazlası

Yerine geldiği isim ne Lekic ne Ekigho'ydu. Björn Vleminckx'in yerine gelmişti o! Bir çok aday konuşulmuş, bir çok isimle görüşülmüş ve sonuç "bari Stancu'yu alalım" olmuştu.

Stancu Ankara'ya geldiğinde çok büyük ümitler barındırmamakla birlikte yine de "Umudumuz Stancu" demiştim sezon başında. O zamanki düşüncem "hücumda büyük bir caydırıcılığa sahip değil ama güçlü bir hücum hattı" oluştuğu yönündeydi. Çünkü Stancu hep yardımcı forvet gibi rollere bürünmüş hep indirilen toplarda ileri ucun bir adım gerisindeki adam olarak gole gitmişti. Orduspor'da ilk sezonda 10 ikinci sezonda 11 gol atmıştı ki 2012-2013 sezonunda Gençlerbirliği'nin hiç bir oyuncusu bu sayıya ulaşamamıştı.

İlk golünü 2.hafta Akhisar maçında attıktan sonra hem takım hem Stancu suskunluk dönemine girmişti. Takım gol atamıyordu ve takımın hücumcuları Stancu ve Zec hedef tahtasındaydı. İki isim de bu yükü omuzlarında tüm ağırlığıyla hissederken bu işin Stancu ve Zec ile olmayacağı konuşulmaya başlamıştı bile.

Sivasspor maçından önce Stancu basına ; "Ben forvet oyuncusuyum, bugüne kadar bir çok maçta bir çok gole imza attım ve bu golleri atmaya da devam edeceğim" şeklinde konuştu. 9.haftada ise Mehmet Özdilek'in gelişiyle birlikte Stancu kendisini doğrulamaya başladı. Önce Elazığspor maçıyla takımını galibiyete taşıdı, sonra 2-0 biten Eskişehirspor maçında iki gole de adını yazdırdı. 2-0'dan 3-2'ye çevrilen Trabzonspor maçında ise ilk isyan bayrağını açan sürükleye sürükleye golü atan isim oluyordu. Ve Stancu gollerine başlamıştı...

Antep maçında attığı gol mağlubiyeti önleyemese de Galatasaray maçında Muslera'yı , Sneijder'in Juventus'a attığı gole nazire yaparcasına mağlup ediyor ve 1 puanı koparıyordu. Stancu artık rakiplerin üzerinde durduğu taraftarların gerçekten "Umudumuz" dediği bir isim olmuştu. Daha sonra yine Akhisar, Karabük,Konya,Elazığ Sivas ağlarını da havalandıran Bogdan Stancu 13 gole ulaştı.

Krallıkta iddialı konuma gelen Rumen oyuncu talihsiz bir sakatlık geçirdi ve ligin son beş haftasında formasından uzak kaldı. Buna rağmen uzun süre krallık sıralamasında geçilemeyen Stancu yine de zirveye çok yakın bir isim olarak sezonu bitirdi.

Stancu 13 gole ulaştığı sezonda kendi rekorunu alt ederken takımına 8 asistlik de muhteşem bir katkı yaptı. 13 gol ve 8 asist takım içindeki gol ve asist krallığına da Stancu'yu oturtuyordu.

Stancu sıfır saha içi ego, muhteşem özverisiyle rakamların da ötesinde bir futbolcuydu. "Benim kaç attığım ya da kariyer rekorumu kırıp kırmadığım önemli değil, gol atmayı elbette isterim çünkü ben bir golcüyüm. Ama takımımın kazanması her şeyden daha önemli" diyen Stancu taraftarın gönlünde haklı bir şekilde taht kurmuştu. İleride rakibe pres yapan kaptırdığı top için kendi ceza sahasına kadar rakibi kovalayıp topu geri alan, sakatlığının el verdiği son noktaya kadar kendini zorlayan bir figür var karşımızda.

Alınacak forvet ya da hücum oyuncusu bence Stancu'ya göre ölçülüp biçilerek alınmalı bu sezon performansından sonra. Elimizde güçlü bir forvetimiz var ve hücum gücümüzü arttıracak , ona gol yollarında "yardımcı" olacak bir partner olmalı. Stancu'yu fazlasıyla anlamsız yabancı kontenjanına hapsedip rotasyona sokmaya benim gönlüm el vermez ama biliyorum ki "profesyonellik" belası her şeye sebep olabilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder